FAİLİ MEÇHULLER DOSYASI /// Bir FETÖ cinayeti : “Behçet Oktay” olayı

Bir FETÖ cinayeti : "Behçet Oktay" olayı

Özel Harekat Daire Başkanı Behçet Oktay’ı 9 yıl önce bugün katleden FETÖ, cinayeti "intihar süsü" vererek örtbas etti. Oktay’ın vefatının 9’uncu yıl dönümünde şüpheli ölümüyle ilgili dosyanın yeniden açılması gündemde…

FETÖ’nün Polis Özel Harekât’ı ele geçirmek amacıyla 25 Şubat 2009 günü katlettiği Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Harekat Daire Başkanı Behçet Oktay, teşkilatın en parlak yöneticilerindendi. 3 yıl Diyarbakır’da görev yapan Oktay, 12 yıldır da Daire Başkanlığı yapıyor FETÖ’nün kurumu ele geçirmesine engel oluyordu. Dürüst kişiliğiyle de bilinen Oktay sevilen bir isimdi.

"İNTİHAR" SÜSÜ

Ankara Dikmen’de 25 Şubat 2009’da saat 01.30 sıralarında vurulmuş olarak bulundu. Dosyası “İntihar etti” denilerek kapatıldı. Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Harekat Dairesi Başkanı Behçet Oktay kuşkulu ölümünün 9. yılında anılıyor.

Oktay’ın ölümüyle ilgili olarak Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca açılan soruşturmaya hiçbir inceleme yapılmadan takipsizlik kararı verilmişti. Takipsizlik kararını Sincan Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Osman Kaçmaz kaldırdı. 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen dava da yine hiçbir inceleme yapılmadan bitirildi. Yargıtay, alt mahkemenin kararını onadı.

FETÖ, BEHÇET OKTAY’I NASIL DİNLEDİ?

FETÖ, Behçet Oktay’ı "Abdurrahman Doğru" takma adıyla dinlemiş ve mahkeme izni de "Hizbullahçı" denilerek alınmıştı. FETÖ’ye yönelik "usulsüz dinleme" operasyonlarının ardından müfettişlerin hazırladığı raporlarda FETÖ’nün nasıl dinleme yaptığı ortaya çıkarıldı. FETÖ’nün yasa dışı dinlemesine Behçet Oktay’ın da takıldığı anlaşıldı. Hizbullah terör örgütüyle ilişkilendirilen Oktay için "Abdurrahman Doğru" takma isminin kullanılarak mahkemeden izin alındığı saptandı. "İN" adlı kitabında paralel yapının kumpaslarını anlatan eski İstihbarat Dairesi Başkanı Sabri Uzun’un da üç farklı takma isimle Hizbullah ve İBDA-C terör örgütlerine bağlanarak izlendiği tespit edildi. FETÖ’nün kimi emniyet müdürünün eşini kiminin de kızını dinlediği belirlendi. Bugün Emniyet Genel Müdür Yardımcısı olan Mustafa Gülcü’nün yanı sıra o dönem Adana Emniyet Müdürü olan Arif Akkale ile Zonguldak İl Emniyet Müdürü Osman Ak da dinlenen isimler arasında yer aldı.

RAMAZAN AKYÜREK DÖNEMİ

Dinlemelerin yapıldığı dönemde Emniyet İstihbarat Dairesi’nin başındaki isim Ramazan Akyürek’ti. Emniyet İstihbarat Daire Başkanlığı tarafından, “önleyici dinleme” adı altında mahkeme kararı ile yapılan dinlemeler, Mart 2006’da Emniyet İstihbarat Daire Başkanlığı’na atanan Ramazan Akyürek’in görev yaptığı süreleri kapsıyor. 2007-2010 yılları arasında toplumun önemli bir kesiminin dinlendiği anlaşılıyor.

‘ERGENEKON ŞÜPHELİSİ’ BİLE YAPTILAR

FETÖ’nün Behçet Oktay’ı da “Ergenekon şüphelisi” yapmıştı.

Aydınlık’ın haberine göre, FETÖ’cü özel yetkili savcı Cihan Kansız’ın, Ergenekon dava dosyasında yer almayan 54 kişi hakkında soruşturma yürüttüğü, bu kişilerin telefonlarının mahkeme kararıyla dinletildiği ifade edilmişti.

Ergenekon davasında uzun süre hapis yatan eski Özel Harekat Başkanvekili İbrahim Şahin de, “Behçet Oktay, olayı çözmüştü. Ergenekon davasında tanık olacaktı. İndirdiler” demişti.

BEHÇET OKTAY’IN KARDEŞİ ‘KASADAKİ BELGELERİN ELE GEÇİRİLMESİNDEN KAYGILIYIZ’

Emniyet Genel Müdürlüğü eski Özel Harekat Daire Başkanı Behçet Oktay’ın 9. ölüm yıldönümünde, kardeşi Şule Oktay da Aydınlık’a açıklamalarda bulundu.

Behçet Oktay’ın ölümüne ilişkin dosyada imzası olanların şu anda ya FETÖ’den tutuklu ya da firari durumda olduklarını kaydeden Şule Oktay, “Cinayetin kimler tarafından işlendiği ortada. Sorularımızın cevabını bugüne kadar alamadık. Gerek bu dosyada imzası olanlar, gerekse de bunları koruyup ‘İntihar etti’ diye açıklama yapanlar bu dosyanın kapatılmasını istedi. Bu cinayetin aydınlatılmasını istiyoruz. Sorularımızın cevap bulmasını bekliyoruz” diye konuştu.

Behçet Oktay’ın ölümünden sonra, “Bu cinayet aydınlatılmazsa Türkiye daha kötü günlere gidecektir” şeklinde açıklamalarının olduğunu hatırlatan Şule Oktay, “Türkiye 15 Temmuz 2016’da FETÖ’nün darbe girişimiyle karşı karşıya kaldı. Daha sonra FETÖ kapsamında yapılan tutuklamalara baktığımız zaman, Behçet Oktay dosyasında imzası olanların da tutuklandığını gördük. Behçet Oktay ölmeden önce hakkında birçok algı operasyonu yapıldı. ‘Ergenekon soruşturması kapsamında alınacak’ denildi. Bunlar psikolojik baskı olarak kullanıldı.

Bizim asıl endişemiz, çalıştığı yerde açılan kasasıyla ilgili. Bu kasadaki devlete ait özel belgelerin ele geçirilmesi konusunda kaygılıyız. Böyle bir durum da büyük bir zafiyete yol açar” ifadelerini kullandı.