Başkaldırının simgesi o ismin hikayesi ortaya çıktı

Tarihe geçmiş ve iyi bildiğimiz bir fotoğraf, Nazi selamı veren bir grup insanın arasında selam vermeden duran tepkili bir adam. Başkaldırının sembolü haline gelen bu adam kim..?

Başkaldırının simgesi o ismin hikayesi ortaya çıktı

Tarihe geçmiş ve iyi bildiğimiz bir fotoğraf, Nazi selamı veren bir grup insanın arasında selam vermeden duran tepkili bir adam. Başkaldırının sembolü haline gelen bu adam kim? Hikayesi bize neler anlatıyor? Neden içerisinde bulunduğu kalabalıktan farklı davranıyor?

War History Online adlı web sayfası, August Landmesser'ın ve o fotoğrafın hikayesini yazdı.

Kendisi de bir Nazi Partisi üyesi olmasına rağmen, bir gösteri esnasında çevresindeki herkes Nazi selamı verirken kollarını göğsünde birleştirip selam vermemeyi tercih eden Landmesser'in hikayesi de fotoğraf kadar ilginç. İşte o fotoğrafın ardındaki hüzünlü aşk hikayesi ve bir ailenin dramı.

1931 senesinde August Landmesser Nazi Partisi üyesi olduğunda, Hitler henüz Alman Şansölyesi olmamıştı. Landmesser, ırkçı söylemlere itibar eden bir insan değildi, ancak işini koruyabilmek için Nazi Partisi üyesi olmak zorundaydı. Fakat genç adamın özel hayatı, mensubu olduğu partinin ideolojik görüşlerine bütünüyle ters bir çizgide ilerlemeye başlamıştı.

1935 senesinde Irma Eckler adlı bir Yahudi ile aşk yaşamaya başlayan Landmesser, Nazi ideolojisinin asla tahammül edemeyeceği bir eylemde bulunmuştu. Eckler'in hamile kalması ise Landmesser'ın partiden ihraç edilmesi için yeterli bir sebep olsa da, kendisi bu durumu önemsemiyordu. İkili evlenmeye karar vermişlerdiyse de, bu planları şiddetli bir şekilde engellendi.

Başkaldırının simgesi o ismin hikayesi ortaya çıktı - Resim : 1

EVLENMELERİNE YASAL ENGEL

Yeni çıkan bir dizi ırkçı yasa (Nuremberg Yasaları,) ikilinin evlenmesinin önünde yasal bir engel teşkil etmekteydi. Yasalar, "Alman ırkının kanının ari kalmasını ve Alman onurunu korumak üzere" yürürlüğe sokulmuşlar, farklı milletlerden kimseler ile evlenmek imkansız hale gelirken, daha önce gerçekleşmiş benzer tür evlilikler de yasalar nezdinde hükümsüz hale gelmişti.

İkilinin hayatlarını ve ilişkilerini zora sokan yasalar 15 Eylül 1935 günü çıkmıştı. Sadece bir ay sonra 29 Ekim günü ise Landmesser ve Eckler bir kız çocuğu dünyaya getirmişler, çocuğa Ingrid adı verilmişti. Çiftin hayatları o günden sonra daha da zorlaşmaya başlayacaktı.

Almanya'da Yahudilerin hayatları günden güne zorlaşıyordu ve çeşitli aşağılamalara maruz kalan Yahudiler için ülke yaşanmaz bir yer haline gelmeye başlamıştı. Landmesser eşi ve çocuğunu yanına alarak ülkeyi terk etmek istese de, bu girişim esnasında, 1937'de Danimarka sınırında yakalanarak tutuklanmışlardı.

Landmesser'ın suçu ''Alman ırkının onurunu küçük düşürmek'' olarak kayıtlara geçmişti, Yahudi bir kadınla birlikte olduğu ve hatta çocuk yaptıkları için mahkemeye çıkarıldı, ancak delil yetersizliğinden serbest bırakıldı.

Başkaldırının simgesi o ismin hikayesi ortaya çıktı - Resim : 2

Eckler'in annesi geçmişte ikinci bir evlilik yapmış ve Hristiyan bir Alman olan eşi nedeniyle protestanlığa geçmişlerdi, Landmesser'ın kadını protestan olarak bileceği ve Yahudi geçmişinden haberdar olamayacağı gerekçesi ile ikili serbest bırakıldılarsa da, ülkeyi terk etmeleri yasaklandı. Eğer yeniden ülkeyi terk etme girişiminde bulunacak olurlarsa, tutuklanarak cezaevine gönderileceklerdi.

Yasalara uymadıkları bir başka konu vardı ki kısa süre içerisinde Eckler'in yeniden tutuklanmasına neden olmuştu. Genç kadın ikinci çocuğuna hamileydi ve ikili kürtajı kabul etmiyorlardı. Bu sebeple Eckler, Gestapo tarafından tutuklanarak Fuhlsbüttel hapishanesine gönderildi, ikinci kızı Irene'i demir parmaklıkların ardında dünyaya getirdi.

ECKLER TOPLAMA KAMPINA GÖNDERİLDİ VE 1949'DA ÖLDÜ

Doğumun ardından Eckler önce Oranienburg toplama kampına gönderildi, oradan Lichtenburg kadın toplama kampına, son olarak da Ravensbrück kadın toplama kampına yollandı.

Irma Eckler tarafından gönderilen bir dizi mektup sayesinde 1942 yılına kadar konaklamak zorunda kaldığı adreslerin tespit edilmesini sağlıyor, ancak sonunda 14.000 mahkumla birlikte aynı kaderi paylaşacağı Bernburg Ötenazi Merkezi'ne gönderilmiş, 1949'da orada ölmüştü. August Landmesser ise, cezasını normal bir hapishanede çekmişti.

19 Ocak 1941'de Landmesser serbest bırakılmış, savaşın patlak vermesi ile Nazilerin iş gücüne ihtiyaç duymalarıyla birlikte ustabaşı olarak Pust adlı bir nakliye firmasında işe alınmıştı.

Landmesser, her ne kadar savaşın büyük bir bölümünde Heinkel-Werke fabrikasının uzantısı olan şirkette işçi olarak çalışsa da, 1944'te Strafbattalion taburuna alınmaktan kurtulamamıştı. Bu tabur, cephede en önlere ve en riskli noktalara ölmeleri için gönderilen askerlerden oluşuyordu ve tahmini yaşam süreleri oldukça kısaydı.

Landmesser, er olarak gönderildiği Balkanlarda 17 Ekim 1944 günü hayatını kaybetti. Irma Eckler gibi, Landmesser'ın da ölümü ancak 1949 yılında doğrulanabildi.

ÇOCUKLARI HAYATTA KALMAYI BAŞARDI

Çocuklarına gelince, her iki kız da hayatta kalmayı başarmışlardı. İkilinin evlilikleri 1951 yılında Hamburg Senatosu tarafından kabul edilince, Ingrid babasının soyadı olan Landmesser'ı almış, Irene ise annesinin soyadı Eckler'i kullanmaya devam etmişti.

Başkaldırının simgesi o ismin hikayesi ortaya çıktı - Resim : 3

Irene, 1996'da, 'Vesayet Belgeleri 1935-1958: "Irkına Leke Sürmek" Gerekçesi İle Bir Aileye Yapılan Zulm' adlı bir kitap yazdı. Babası, 1936'da çekilen ve aynı dönem ortaya çıkan fotoğrafı nedeniyle bir başkaldırı sembolü haline gelmişti.

Şıvan Okçuoğlu

Kaynak: https://www.warhistoryonline.com/world-war-ii/this-man-refused-to-salute-hitler-and-here-is_why.html

Odatv.com

Başkaldırının simgesi o ismin hikayesi ortaya çıktı - Resim : 4

odatv çeviri Şivan Okçuoğlu Nazi selamı arşiv