Hem Türkiye hem AB’nin endişe duyması gereken husus şu: Mevcut Halep krizi hiçbir şekilde Suriye savaşının rastgele ve tesadüfi bir devamı değil. Yeni mülteci akını Rusya’nın Suriye’deki planlarının ayrılmaz parçası. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin için Moskova’nın Suriye’deki müdahalesi, artık sadece Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed’i DAEŞ’e tek alternatif olarak sunup kurtarmakla alakalı bir husus olmaktan çıktı.
Putin gelinen noktada Türkiye-Suriye sınırında daha fazla kaos yaratarak bir taşla iki kuş vurabileceğinin farkında. Ankara’yı Rus jetini düşürdüğü için cezalandırabilir ve Suriye’deki ölüm kalım oyunundaki potansiyel bir rakibini zayıflatabilir. Fakat Putin sadece Erdoğan’ın peşinde değil.
Avrupa’da da Merkel başlıca hasmı konumunda, zira Berlin Putin Kırım’ı Ukrayna’dan ilhak ettikten sonra AB’nin Rusya’ya uyguladığı ekonomik yaptırımların temel taşı. Rusya’nın demir yumruklu lideri daha fazla Suriyeli mültecinin Merkel’in işini daha da zorlaştıracağını gayet iyi biliyor.